Bosna Hersek, Osmanlı’dan izler taşıyan, doğasıyla kendine çeken bir Balkan ülkesi. Dili Boşnakça, para birimi Bosna Hersek Markı. Bosna’yı gezmek için en güzel zamanlar bahar-yaz ayları. Biz gittiğimizde Nisan ayı sonuydu ve hala İstanbul’a göre oldukça soğuktu.
1. Saraybosna
Bosna Hersek’in başkenti olan Saraybosna oldukça multikültürel bir şehir. Müslüman nüfusunun çoğunlukta olduğu Bosna’da Ortodoks ve Katolikler diğer iki büyük çoğunluk. Saraybosna’yı gezdiğinizde Osmanlı’dan kalma camiler, gotik tarzda Katolik kiliseler çokça karşınıza çıkmakta.
Saraybosna sokaklarında yürürken en çok dikkatinizi çekecek nokta duvarlardaki savaştan kalma mermi izleri. Bosnalılar unutturmamak adına bu izleri tamir etmemişler. Bu sebeple sokaklarında yürürken hüzünlenmemek elde değil.
- Başçarşı
Başçarşı, Saraybosna’nın turistik ve kültürel merkezi diyebiliriz. Tek katlı dükkanlardan oluşan Başçarşı’da yün eşyalar, gümüşler, Türk tatlıları ve kahveciler bulunmakta. Ben alınmaya ve taşınmaya değer çok bir şey bulamadım. Hepsi Türkiye’de Kapalıçarşı’da bulabileceğimiz ürünlerdi. Tatlı dükkanlarından ünlü olanları genellikle Türk baklavacıları ve içeride sigara içildiği için hem dumanaltı hem tıkış tıkış.
- Latin Köprüsü
Başçarşı’ya yürüme mesafesinde olan Latin Köprüsü en bilinir özelliği ile1. Dünya Savaşı’nın başlamasına sebep olan Avusturya Arşidükü suikastının yapıldığı yerdir. Miljacka nehrinin üzerinde bulunmaktadır. Aynı zamanda bu nehirde bulunan diğer köprülerden bana sorarsanız çok ayırt edici görülmeye değer bir mimari özelliği bulunmamaktadır.
Köprünün karşısında bir de Sarajevo Museum ( Saraybosna Müzesi ) bulunmaktadır. Müzede savaşın başlamasında rolü bulunan suikastçının silahı gibi eserler de bu müzede sergilenmektedir. Müzenin girişinde de suikastçının durduğu yerdeki ayak izi taklidi vardır.
- Eski Belediye Binası (Vijecnica)
Eski Belediye Binası Başçarşı’ya ve Latin Köprüsü’ne yürüme mesafesindedir. Çatısı ve pencereleri harika vitraylarla süslenmiştir. 1992 senesinde Sırp işgali sonucu çıkan yangın sonrası büyük hasar alıp içerisinde binlerce eser yok olmuştur. 1996 senesinde restorasyonuna başlanarak sonrasında ziyarete açılmıştır ( Kaynak ). İçerisinde zaman zaman değişkenlik gösteren sergiler olmaktadır.
- Old Town
Old Town (Eski Şehir), Gazi Hüsrev Bey Hamamı, Kutsal Kalp Kilisesi, Bosna Hersek Orduevi, Meclis Kilisesi gibi birçok yapıya ev sahipliği yapmaktadır. Bana sorarsanız Saraybosna’nın en görülmeye değer yeri buralardır.
Kutsal Kalp Kilisesi gotik yapıda 19.yy’dan kalma bir mimari eserdir. İçerisine giriş günün her saati yapılamamaktadır. Girmek istiyorsanız dua saatine denk getirmeniz ve sessiz bir şekilde oturmanız gerekmektedir. İçerisinde görmeye değer vitraylar ve eserler bulunmaktadır. Gazi Hüsrev Bey Hamamı’na da buradan yürüyerek çok kolay bir şekilde ulaşabilirsiniz.
Not: Ayrıca Old Town'da bulunan bu bilgilendirme metinleri güzel bir checklist oluyor.
- Gazi Hüsrev Bey Camii
Gazi Hüsrev Bey Camii, Latin Köprüsü’nden 3-4 dakikalık yürüyüş mesafesindedir. Avlusunda çeşmesi olan klasik bir Osmanlı stili camii diyebiliriz. Yine Sırp işgallerinde ağır hasar almış ve sonrasında aslına uygun olarak restore edilmiştir.
- 7 Kardeşler Türbesi
7 Kardeşler Türbesi gezi rehberlerinde pek adını görmeye alışık olmadığımız eserlerden birisi. Benim şans eseri insanları dua ederken görüp merak etmemle karşıma çıktı. İnanca göre yedi kardeşe dua edip bozuk para atmanız dileklerinizi yerine getiriyormuş. Oldukça batıl bir inanç diyebiliriz 😊
- Museum of Crimes and Genocide
Kutsal Kalp Kilisesine yürüyüş mesafesinde olan müze 1992-1995 savaşının tüm anılarını ve kurbanlarını gözler önüne seriyor. Ben Mostar’daki soykırım müzesinde çok etkilendiğim için buraya girmemeyi tercih ettim. Saraybosna’da yürüdüğünüzde binaların dış cephelerindeki mermi izleri bu savaşın izlerini aslında silmemek için özellikle kapanmamış. Bu sebeple Bosna’nın sokakları aslında koca bir soykırım müzesi gibi. Havası bile çoğu zaman kapalı ve kasvetli.
Saraybosna'da Yeme-İçme
Boşnaklar yemek kültürü olarak biz Türklere çok benzer. En ünlü ve turistik yemekleri ise 'cevapi' ve ya 'cevapcici' denilen köftesi ve 'burek'. Cevapi güzel bir köfte olsa da benim aşırı ilgimi çeken ve bir daha geldiğimde kesin yerim dedirten bir lezzet olmadı. Oysa burek! En bilinen börekçilerden biri olan Sac'da yediğimiz yanında yoğurtla servis edilen o börekler Bosna'da kahvaltılarımın hatta akşam yemeklerimin bile baştacı oldu! Evet, aşağıda da dayanamayıp yedikten sonra fotoğrafını çektiğim burekle bakışıyorsunuz :D
2. Bosna Hersek'in En Güzel Şehri: Mostar
Mostar’a ulaşımı Saraybosna’dan tren ile ya da otobüsle sağlayabiliyorsunuz. Tren otobüsten çok daha ucuz. Manzara olarak hem tren yolu hem araba yolu çok güzel. Hemen hemen aynı güzergahtan geçiyorsunuz. Tren günde sadece 2 kere bu sebeple erken kalkıp bir trene gitmeniz gerekiyor. Trenle giderken sol dönerken sağ tarafa oturursanız manzarayı daha kolay izleyebilirsiniz. Yaklaşık 3 saat süren bir yolculuk ve iner inmez dönüş için rezervasyon yaptırmanız gerekli.
- Mostar Köprüsü
Saraybosna’nın Mostar şehrinin ve belki de tüm Saraybosna’nın en ikonik yapısıdır bana sorarsanız Mostar Köprüsü. Eğimli ve kaygan mermer taşları, altından akan suyun muhteşem rengi ve berraklığı, zamanında Boşnak erkeklerinin evlenme teklifi etmek için üzerinden atlama ritüelinin şu an bir turist eğlencesine dönüşmüş olması…
Maalesef Mostar Köprüsü de 1992 senesine Sırplar tarafından harap ediliyor. 1996 senesinde Türkiye Hükümeti yardımıyla tekrardan orijinaline uygun bir şekilde restore ediliyor.
Mostar köprüsünün her iki tarafında da çarşı bulunmaktadır. Ev yapımı şaraplar, Mostar resimleri, kartpostallar ve gümüş hediyelikler bu çarşıyı benim için Başçarşı'dan çok daha iyi bir seçenek yaptı.
- Peace Bell Tower ( Barış Çan Kulesi )
Mostar Köprüsü’nden 15 dakika kadar yürüyüş sonrası ulaşabileceğiniz Çan Kulesi, St. Peter ve Paul Kilisesinin hemen yanındadır ve bölgenin en yüksek kilise kulesidir. Kiliseye giriş ibadet dışı yok ama kuleye bilet alıp çıkabilirsiniz. Bileti hemen yandaki kafeden alıp çıkabilirsiniz. Biz gittiğimizde kulenin anahtarı kayıp olduğu için (belki de kafe çalışanları üşenmiş de olabilir 😊) kuleye çıkamadık. 107 metre uzunluğundaki kuleye belli bir kata asansör ile çıktıktan sonra devamını merdivenle çıkıyorsunuz.
- Genocide Museum
Genocide Museum, Mostar treninden indikten sonra Mostar’a yürürken karşımıza çıktı. 2 kattan oluşan müze görülmesi gereken ve aynı zamanda iç burkucu bir yer. Yakın tarihteki soykırımın neler yaşattığını anlamak isteyenler gezi rotasına ekleyebilir.
- Jewish Synagogue (Olmayan Sinagog)
Peace Bell Tower yürüyüş yolunda karşımıza çıkan kapıdaki Davut Yıldızı ile farkettiğim sinagog. Haritalarda ve kapıda sinagog yazısı olmasına rağmen burada herhangi bir yapı yok.
- Eğri Köprü
Eğri Köprü mini bir Mostar Köprüsü diyebileceğimiz etrafında restoranlar olan eski bir köprü. Mostar’da dolaşırken mutlaka karşınıza çıkacaktır.
コメント